SAMSUN
DİŞHEKİMLERİ ODASI

Değerli meslektaşlarım,

2 yıllık yönetim süremizin sonuna yaklaşmış bulunuyoruz. Önümüzdeki aylarda tekrardan bir genel kurul süreci içerisinde olacağız. İyisiyle kötüsüyle,hiç bitmeyen meslek sorunlarımızla, ülkemizde ve dünyada yaşanan şiddet ve terör olaylarıyla, devamlı dalgalı seyreden döviz kurlarıyla,maalesef hepimizi çok üzen yaşadığımız doğal afetlerle ve son olarak da covid-19 salgını ile geçirdiğimiz 2 yıl oldu. 

İlk yönetimi devraldığımızda ; senelerdir büyük emekler vererek çıkartmış olduğumuz dergimiz vardı. Yıllardır birçok hekim arkadaşımızın yazılarıyla katkı verdiği, editör arkadaşlarımızın sabahlara kadar ajansta basım İÇİN beklediği bir dergimiz.Emekleri olan herkese sonsuz teşekkür birkez daha. O dönem artan döviz kurları sebebiyle ve bu etkinin kağıt masraflarına yansıması , artan posta masrafları ve günümüzde dijital ortamın daha da yaygınlaşması Sebebiyle dergimizi kapatmak ve yolumuza dijital ortamda hazırladığımız e-bülten ile devam etme kararı kalmıştık.
Diğer meslek odalarının da bu yönteme geçmeleriyle ne kadar doğru bir karar verdiğimizi üzülerek olsa da görüyoruz.
2 yıl boyunca odamıza ve meslek sonrası eğitimimize yatırımlar yaparak geçirdiğimiz bir dönem oldu.ilk olarak meslek sonrası eğitimleri arttırmak ve bilimsel bir çerçevede yapabilmek adına üniversite hocalarımızdan oluşan 3 kişilik bir bilimsel kurul kurduk.Perşembe akşam seminerleri,22 kasım haftası etkinlikleri ve bahar sempozyumumuzun bilimsel programı bilimsel kurulumuz tarafından organize edildi. Daha sonra yine Bilimsel kurulun ve firmaların görüşleri doğrultusunda Odamız hem sizlerin daha iyi hizmet ve eğitim alabilmeleri hem de hands-on kurs sistemine uygun olarak tekrardan tadilattan geçirildi.

Bu dönem içerisinde ilk olarak Amasya ve Sinop ‘ta hem özel hem de kamuda çalışan arkadaşlarımızla biraraya gelerek sorunlarını ve taleplerini dinledik. İlk defa 22 kasım Dişhekimleri haftası etkinlikleri iki ayrı ilimizde düzenlendi. Ünye Yalçın otelde meslektaşlarımızla biraraya geldik bu vesile ile. Tabiki en önemli hedefimiz Karadeniz Bahar Sempozyumunu ve kasım ayı etkinliğimizi daha profesyonel bir seviyeye getirmek ve bölgenin en etkili organizasyonu olmaktı. Bunun için bilimsel kurulun yanında yine organizasyonun en büyük destekçilerinden olan bölgedeki firma temsilcilerimizle beraber bir komisyon daha kurduk. Aralık ve Ocak aylarında toplantılar yaparak hem odamızın hem de firmaların yapacağı etkinlikleri takvimlendirdik. Bahar sempozyumu ve kasım ayı etkinlik programı ve finansmanları böylece bu iki ay içinde tamamlanmış oldu. 2019 yılı  içerisinde gerek Sheraton otel gerekse Anemon otelde yaptığımız organizasyonların beğenildiğini düşünüyorum. Tabiki hedefimiz çıtayı daha da yükseltebilmek. 16. Karadeniz Bahar Sempozyumumuz ülkemizin de içinde bulunduğu pandemi sebebiyle 21-22 kasım tarihlerine ertenmiştir. Gerçekten çıtanın daha da yükseldiği bir organizasyon sizleri bekliyor.

Tabi yine bu dönemde çok kullanmadığımız internet sitemiz ve şu anda iletişimde en etkili yol olan aktif bir sosyal medyamız yoktu. Yine bölgemiz firmalarının destekleriyle internet sitesi , aktif sosyal medya ve e-bülten bütçesi oluşturduk. Tek eksik kaldığımız bölgedeki hekimlerimizi gruplara ayırarak kuracağımız whatsupp gruplarımız olacak.
Değerli meslektaşlarım
Tabiki bu 2 yıllık dönem içerisinde özellikle genç meslektaşlarımızIn sorunları olmak üzere birçok mesleki sorunlarımız Vardı. Artan üniversite sayısı ve buna bağlı olarak artan mezuniyet sayısı ve buna bağlı oluşan genç işsizlik ülkemizde olduğu gibi mesleğimizin de güncel sorunu oldu.
Uzman dişhekimi arkadaşlarımızın da eğitimleri boyunca aldıkları eğitimlerdeki eksiklik, çok az yada hiç döner sermaye alamama, eksik olan malzemeleri kendilerinin tedarik etmesi, uzman tıp doktorları İLE farklı katsayı uygulaması gibi sorunlarla karşılaştılar.Dişhekimliği öğrencilerimizin hasta bakmalarına karşı maddi bir destek alamama, yine fakültelerin vermesi gereken malzemelerin kendilerinden istenmesi, klinik ve Preklinik eğitimlerinde fiziki şartların bazı üniversitelerde yetersiz kalması ve kontenjan sayılarının devamlı artışı gibi sorunlarla boğuştular. Özelde ve kamuda çalışan arkadaşların sorunları artarak devam ediyor.
2002 yılında sağlıkta dönüşüm ile başlayan proje maalesef sağlık çalışanlarının emeklerinin sömürülmesine,sundukları hizmetin piyasalaşmasına,şiddete uğramalarına, döner sermaye baskısına, işsizliğe ve itibarsızlığa sebep oldu. Örgütlerimiz de pasif hale getirilerek bu dönüşümden payını aldı. Şu günlerde yine odalarımızın seçim sisteminin değişimiyle ilgili çalışma TBMM komisyonun da görüşülüyor.
Tabi ülke olarak ilk defa tecrübe ettiğimiz covid-19 pandemisiyle yüzleştik. Mart ayı içerisinde ülkemizde ilk vakaların görülmeye başlamasıyla beraber artık hayatımızın eskisi gibi olmayacağı belirmeye başladı. Avrupa ülkelerinde artan ölüm sayısı ve uzak Doğu ülkelerinde gördüğümüz karantina uygulamaları en riskli grupta yer alan sağlık çalışanlarını ve bizleri tedirgin etti. Tabi ilk olarak vakaların artmasıyla beraber çoğu meslektaşımız hizmet vermeyi durdurdu. Hizmet veren meslektaşlarımız ise bilim kurulu ve Tdb talimatlarıyla öncelikle acil tedavi girişimleri olmak üzere çalışmaya devam ettiler.Tabi acil tedavi protokolü odalarımız aracılığıyla tüm hekimlerimize ulaştırıldı. Yapılan çalışmalar da hekimlerin çoğunun uygulama esnasında değil uygulama bittikten sonra bulaş riski içinde olduğunu gösterdi. Yani kişisel koruyucu ekipmanlar çok önemliydi. Ushaş ve Tdb aracılığıyla bölgemizde 2500 cerrahi maske, 2500 ffp2 maske ve 450 tulum dağıtımını gerçekleştirdik. Yine pandemi sebebiyle çok büyük işgücü kaybı yaşadık ve meslektaşlarımız ekonomik anlamda sıkıntıya girdiler. İlk olarak yanımızda çalıştırdığımız personelin hak mahrumiyeti yaşamaması bakımından kısa çalışma ödeneği ile ilgili çalışma yaptık ve çalışma ödeneğinden faydalanabilmeleri için aranan şartların değişmesi , şartların gevşemesi ve öncelik konusunda girişimlerde bulunduk. Yine bu süreçte ekonomik olarak sıkıntıları azaltmak adına Tdb aracılığıyla Halkbank ve odamız aracılığıyla Denizbank ile anlaşma yaptık.Sağlıkta şiddet yasasının çıkartılması yönünde gerek mecliste gerekse kamuoyunda farkındalık yaratmaya çalıştık.
Şimdi 1 Haziran itibariyle ülke genelinde normalleşme sürecine girmiş bulunmaktayız. Her ne kadar riskli bir grupta yer almış olsak da aldığımız eğitim sayesinde en hassas davranan ve en hazır meslek örgütüyüz. Bu dönem içerisinde filyasyon ekibinde görev alan kamudaki meslektaşlarımıza da sonsuz teşekkürler. Bu başarıda onların emekleri çok büyük.

Değerli meslektaşlarım
Örgüt olarak Tabiki bölgemizin güncel sorunlarıyla da ilgilendik. Özellikle Samsun’un gelişmesi açısından ve yerel yönetimler de söz sahibi olabilmesi bakımından her ortamda duyarlılığımızı gösterdik. Akademik odalar tarafından kurulan Samsun akademik odalar birlikteliğinin bir üyesi olarak gerek çevre gerek yerel yönetimler gerek yapılaşma gerekse spor konularında odamıza düşen sorumluluğu aldık diye düşünüyorum
İnşallah bu zor günleri de geride bırakarak, deniz kenarında özgürce yürüyebileceğimiz,elele tutuşup dolaşabileceğimiz,sevdiklerinize doya doya sarılabileceğimiz, sosyal hayata karışıp eski günleri unutacağımız sağlıklı, mutlu, bol kazançlı günler görmek dileğiyle 

Alper DİLEK

Samsun Dişhekimleri Odası Başkanı